Kıbrıs Türk Öğretmenler Sendikası (KTÖS) Eğitim Sekreteri Burak Maviş, Mayıs TV’de Meltem Sakin’in sunduğu Mayıs Manşet programına katılarak gündeme ait değerlendirmelerde bulundu.
Öğretmene ve okul yöneticilerine teşekkür
Maviş, yüz yüze eğitimi sürdürülebilir kılan öğretmenlere, okul yöneticilerine ve diğer kesimlere teşekkür ederek, öğretmenin özverisi, sabrı ve iradesi olmasaydı eğitim/öğretim faaliyetlerinin sağlıklı, güvenli ve sürdürülebilir bir yapıya kavuşamayacağını belirtti.
Hükümet yüz yüze eğitimin devamı için bir dizi önlemi almalı
Maviş, Sağlık ve Eğitim Bakanlığı’nın süreci etkin yönetemediğini, sadece izlediğini belirterek, Bulaşıcı Hastalıklar Üst Komitesi’nin ise zamanında kararlar üretemediğini ifade etti. Öğretmenin çabası ile eğitimin planlanabildiğini söyleyen Maviş, okullarda salgın yönetiminin ancak işbirliği ile doğru temele oturtulabileceğini belirterek, 2. Döneme Eğitim ve Sağlık Bakanlıklarının KTÖS, KTOEÖS ve KTTB ile birlikte hareket etmesinin önemine işaret etti.
İlk dönem, 7 bin 652 öğrenci, 770 öğretmen, 235 de personelin pozitif olduğu, binlerce öğrencinin temaslı olarak okuldan uzak kaldığını ifade eden Maviş, eğitim-öğretim yılının 2. yarısında maske, mesafe, hijyenin yanı sıra, okullarda haftalık test uygulaması, her öğrenciye bir masa sağlanması, öğrencilerin aşılanma sürecinin hızlanması ve okul dışı ortamların etkin denetimi ile normalleşme sürecine girmek istediklerini belirtti.
Toplumsal ihtiyaçlarımız karşılanmazken Külliye’ye 586 milyon TL ayrılması akıl dışıdır
Külliye ile ilgili bir soru üzerine, Maviş Külliye ifadesinin Kıbrıslı Tük Kültürü içinde yer almadığını belirterek, toplumsa ihtiyaçlar hiyerarşisinde bir öncelik olmadığını söyledi. Maviş toplumun okula, hastane, yaşlı bakım evi, tiyatro, müze, sosyal alan, yola ihtiyacı olduğu nu belirterek, kaynakların önceliğinin bu alanlar ve elektrik, su, internet alt yapılarının güçlendirilmesi olması gerektiğini belirtti. 5 milyon TL civarı olan öğrencilerin burslarının Ekim ayından beri ödenmediğini hatırlatan Maviş, yüz yüze eğitim için her çocuğa bir sıra verebilmek için 34 milyon TL civarı bir meblağa ihtiyaç duyulurken, Külliye’ye 586 milyon TL ayrılması akıl dışıdır. Normal ülkelerde bu tarz münferit taleplerin karşılığının istifa olduğu belirten Maviş, maalesef bizim politikacılarımız bu gereksiz talebi pişkince savunmaya çalışmaktadır, dedi.
KIBTEK’e yatırım kesintileri ortadan kaldıracaktır
Maviş, elektrik kesintileri konusunda değinerek, elektrik kesintilerinin ülkenin sorunsallarından biri haline dönüştüğünü ifade ederek, yıllardır neo-liberal politikaları savunanların KIBTEK’e gerekli yatırımları engelleyerek şu anki kaosu yarattığını belirterek, kuruma ve yeşil enerjiye yatırım yapılarak hem toplumun malı olan KIBTEK’e sahip çıkılabileceği, hem çevreye duyarlı hale gelebileceğini hem de özelleştirme hayalleri kuranları geriletebileceklerini söyledi.
Toplumun ihtiyacı çözüm ve barıştır
Maviş adanın kuzeyinde kurdurulan ayrılıkçı yapının sorunları çözmek yerine, daha çok bağımlılık yaratacak politikalar benimsediğini söyleyerek, çözüm ve barış sürecinin önemine işaret etti. Türk Lirası yerine stabl biri para birimi kullanmış olsaydık, alım gücünün daha yüksek olabileceğine dikkat çeken Maviş, elektrik, su, internet, bankacılık alt yapılarının da AB ile interconnector ara bağlantısı ile daha verimli hale gelebileceğini, AB projelerinden doğrudan yararlanılabileceği ve Doğu Akdeniz’deki doğal kaynaklardan toplumsal refah düzeyinin artabileceğini söyledi.
Maviş kurşunlanma olayına da değinerek, Kıbrıs Türk Toplumu’nun hoşgörü ve saygı ortamından yoksun olayların ülkemizde yaşandığını belirterek, gerek olayın kendisinin gerekse olayda ifade edilen kurum ve isimlerin basın tarafından sorgulanması gerektiğine işaret ederek, basın özgürlüğünün en çok ihtiyaç duyduğumuz dönemlerden birindeyiz dedi.
Maviş uluslararası hukukun içerisinde Kıbrıslı Türk Toplumu’nun yer almasının aynı zamanda mafya-çete hesaplaşmalarını, kara para aklama faaliyetlerini ve insan trafiğini bir yere kadar ortadan kaldırabileceğini ifade ederek, barış ve çözüm güçlerinin federasyon temelinde mücadeleye mecliste, sokakta ve uluslararası alanda devam etmesi gerektiğini söyledi.
Uğur Erilen
Basın Yayın ve Propaganda Sekreteri