EN

Maviş: Çocukların beslenme, barınma ve sağlık hakkı, eğitim faaliyetlerinin önüne geçti

Kıbrıs Türk Öğretmenler Sendikası (KTÖS) Eğitim Sekreteri Burak Maviş, eğitimin geleceği ve alternatif önerilerle ilgili Kıbrıs Postası’na konuştu.

“UZUN VADELİ SÜRDÜRÜLEBİLİR EĞİTİM HEDEFİ İLE KISIR DÖNGÜYÜ KIRABİLİRİZ”

Maviş, ülkenin politik istikrarsızlığının günübirlik sorunları bile çözümsüz hale getirdiği bu süreçte eğitimin geleceğini konuşmanın imkânsız hale geldiğini belirtti. Maviş, “Buna rağmen, olması gerekenleri söylemek ve geleceği şekillendirecek eğitim politika alternatifleri üretmek sorumluluğumuzdur.” dedi.

Günübirlik sorunları konuşmak yerine, eğitimin siyasetten arınarak, partiler üstü bir kurum haline dönüşmesi, teşkilat yapısının çağdaşlaşması ve uzun vadeli sürdürülebilir eğitim ve kalkınma hedefleri ile toplumsal uzlaşı sağlanmış projelerin hayat bulması gerektişğini belirten KTÖS Eğitim Sekreteri Maviş, her yıl aynı sorunların tekrarlanması ve kalıcı çözümler üretilememesi noktasında kısır bir döngünün ortaya çıktığını söyledi.

Maviş, “Kimin bakan olacağı, üçlü kararname ile kimin atanacağı derdi olmadan, kalıcı kadrolarla ve uzun vadeli sürdürülebilir eğitim hedefi koyarak ancak bu kısır döngüyü kırabiliriz.” şeklinde konuştu.

“KAPSAYICI VE HAKKANİYETE DAYANAN NİTELİKLİ EĞİTİME İHTİYACIMIZ VAR”

Kısır döngünün bir diğer gerçeğinin Türk Eğitim Sistemi’ni model alan bir siyasi yapının olması olduğunun altını çizen Maviş, model alınan ülkenin PİSA sonuçlarında OECD ortalamasının altında, sivil ve siyasal özgürlükler değerlendirildiğinde 146’ncı sırada, hukukun üstünlüğü endeksinde ise 117’inci sırada yer aldığını ifade etti.

Maviş, Freedom House araştırmasında “özgür olmayan ülkeler” kategorisinde yer alan Türkiye’nin AİHM dava başvurularında Rusya’nın ardından ikinci sırada bulunurken, Sınır Tanımayan Gazeteciler (RSF) Dünya Basın Özgürlüğü Endeksi’ne göre ise Türkiye’nin bu yıl 180 ülke içerisinde 149’uncu sırada yer aldığına da işaret etti.

Maviş, Atatürk ilke ve devrimlerini benimseyen bir toplum olarak, Atatürk ilkelerinin benimsenmediği Türkiye’deki bu yapıya paralellik göstermek yerine, Avrupa Birliği’nin (AB) eğitim yoluyla vatandaşlık ve ortak özgürlük, hoşgörü ve ayrımcılık karşıtı değerlerini benimseyerek,  UNICEF’in kapsayıcı ve hakkaniyete dayanan nitelikli eğitim ve herkes için yaşam boyu öğrenim fırsatlarını temel alınması gerektiğine vurgu yaptı.

Maviş, “Böyle bir adım eğitim öğretim faaliyetlerinin sürdürülebilir kılacak ve geleceği planlamak için ortak akıl yürütmemizi sağlayacaktır.” ifadesini kullandı.

“EKONOMİK DURUMUN KÖTÜLEŞMESİ, EĞİTİMİ AİLELER İÇİN İKİNCİL KONUMA DÜŞÜRDÜ”

Koronavirüs pandemisini de anımsatan Maviş, yaşanılan krizde, çocukların okuldan uzak kaldığını, akademik bilginin yanında çocukların kişisel ve psikolojik gelişimi, sosyalleşmesi ve korunmasının da sekteye uğradığını belirtti.

Kıbrıs’ın kuzeyinde ekonomik durumun giderek kötüleşmesi ile birlikte çocukların beslenme, korunma, barınma ve sağlık hakları, yeniden eğitim öğretim faaliyetlerinin önüne geçtiğine vurgu yapan Maviş, şu ifadeleri kullandı:

“Özellikle dezavantajlı grupların daha fazla etkilendiği bu süreçte, hayatın pahalı oluşu konuşulurken, alım gücünün düştüğü gerçeğinin en çok çocukları etkilediğini görmemiz ve siyasi partilerin “eğitim ve sağlıkta mali disiplin olmaz ilkesi” ile hareket edip ihtiyaçlı çocukların ihtiyaçlarını karşılaması için sürdürülebilir bir bütçe sağlaması gerekmektedir.”

“GÜNCEL SORUNLARI ÇÖZÜP, KISA VE UZUN HEDEFLERİMİZİ GERÇEKLEŞTİRME HEDEFİNDEYİZ”

Eğitimin en önemli paydaşı olan öğretmenlerin ve öğrencilerin sorunlarını çözmek, okulların kapasitesini artırıp, eğitimin niteliğini yükseltmek hedefi ile Milli Eğitim Bakanlığı’na bir dizi öneri sunduklarını kaydeden Maviş, sözlerine şöyle devam etti:

“Okulların öğretmen ve yönetici kadro sayılarının artırılması, okulların eğitim-öğretim ve alt yapı düzenlemelerinin yapılması, var olan yasa ve tüzüklerin güncellenmesi, yeni okul ihtiyaçlarının ve ek dersliklerin karşılanması, kolej giriş sınav yönteminin değiştirilmesi, okullara doğrudan bütçe sağlanması, Türkiye’den özel eğitim ve rehber öğretmen getirilmesinin sonlandırılması, Psikolojik Danışman ve Rehber Öğretmen kadrolarının oluşturulması.

Özel Eğitim Öğretmenlerinin tüm okullara atanması, oryantasyon (uyum/alıştırma) öğretmeni kadrolarının oluşturulması, kadrolu hademe ihtiyacının sağlanması, öğretmen yardımcılarının okul öncesi ve özel eğitim okullarına atanması, uzaktan eğitim enstitüsü kurulması, uzaktan eğitim altyapısının oluşturulması, Göç Yasası’na tabi öğretmenlerin barem, yükselme ve nakil anomalilerinin düzeltilmesi, geçici öğretmenlerin kadrolanmasına son verilmesi, AÖA’nın yeniden yapılandırılması gibi meseleler güncel ve acil sorunlarımız arasında yer almaktadır.

Kısa vadeli hedeflerimiz arasında olan ve hali hazırda üzerinde emek harcadığımız “Özel Gereksinimli Bireyler Eğitim Yasası’nın çıkarılması, ‘Öğretmen atama ve yükselme tüzüğünün geliştirilmesi’, ‘Öğretmenlerin Yer Değiştirmeleri Tüzüğü’nün sertifikasyon sistemi dahil edilerek güncellenmesi,  “Okul güvenliği ve çocuk koruma politikaları” ile ilgili yasal mevzuat oluşturulması,  Göç Yasası’nın kaldırılarak öğretmen baremlerinin tek çatı altında değerlendirilmesi için çalışmaktayız.

Okulların öğrenci kotalarının oluşturulması, okullara oryantasyon sınıflarının oluşturulması, okullarda rehberlik hizmetlerinin kurulması, taşımacılık ve okul kapsam bölgeleri ile ilgili ilgili yasa ve tüzüklerin güncellenmesi, kantinler ve gıda denetimi ile ilgili yasal mevzuat oluşturulması, , doğum izinlerinin uyumlaştırılması diğer kısa hedefli eğitim politikalarımızı içermektedir.

Uzun vadeli hedeflerimiz arasında V. Eğitim Şurası kararlarının uygulanması, Öğretmenler Yasası ve ilgili yasaların çağdaş bir hale getirilmesi, eğitim politikasının, eğitim ortamlarının, okulların, ders kitabı ve eğitim programlarının evrensel ilkelere göre yeniden düzenlenmesi, Temel Eğitim Program Geliştirme Projesinin sürdürülebilir bir birime dönüşmesi, okul öncesi eğitimin yaygınlaştırılması, okul öncesi biriminin kurulması, okul öncesi eğitim yasasının çıkarılması, kapatılan köy okullarının eğitime kazandırılması, zorunlu din eğitiminin seçmeli bir ders haline getirilmesi, eğitimde sürenin tartışılması, tüm eğitim kurumlarının laik ve bilimsel bir yapıya kavuşturulması, Eğitim Bakanlığı teşkilat yapısının yeniden yapılandırılması, okulların deprem, yangın, doğal afet fizibilite raporlarının tamamlanması, öğretmen haklarının geliştirilmesi yer almaktadır.”

“BARIŞ KÜLTÜRÜ EĞİTİMİ ADAMIZIN GELECEĞİNİ ŞEKİLLENDİRECEK”

KTÖS Eğitim Sekreteri Burak Maviş, iş birliği ve dayanışmayı geliştiren projelerin toplumlar arası ve gruplar arası olacak şekilde planlanıp hayata geçirilmesinin altını çizerek, şiddet yerine barış kültürünü ve sevgiyi ısrarla aşılamaları gerektiğini söyledi. Yan yana veya birlikte hoşgörü içerisinde yaşamanın öğretimi, yaşanabilir bir geleceği açan kapılardan biri olacağına da değinen Maviş, hedefleri arasında yer alan iki toplumlu projelerin desteklenmesi ve yaygınlaştırılması ve iki toplumun dillerinin öğretiminin eğitim programında yer alması mücadelelerinin her alanda devam ettiğini ifade etti.

Pratikte mülteci çocukların eğitimine katkı koymak, çocukların yararına göre politikaları uygulamaya çalışmak toplumsal barışa doğru atılmış bir adım olduğunu dile getiren Maviş, toplumlar arası çocuk korosunun barış kültürü eğitimi çalışmaları için güçlü bir araç olduğunu, eğitim teknik komitesi himayesinde yürütülen ‘Imagine’ eğitim programında öğrencilerin doğrudan karşılıklı temas, güven ve toplumsal barış üzerine deneyim kazanması barışa giden yol olacağını belirtti.

Maviş: Çocukların beslenme, barınma ve sağlık hakkı, eğitim faaliyetlerinin önüne geçti
Başa dön