Kıbrıslı Türkler olarak, Türk Lirası kullanımının cezasını, Türkiye’ye devalüasyon ve faiz vergisi olarak ödemeye devam etmekteyiz.
Türkiye’yi yönetenlerin izledikleri yanlış siyasetin yarattığı bu ekonomik çöküş kuzey Kıbrıs’ta yaşayan bizleri de fakirlik girdabına sürüklemektedir. Dörtlü hükümet Devlet Planlama Örgütü’nün açıkladığı hayat pahalılığı rakamlarına dayalı vereceği artışla çalışanların ve asgari ücretlilerin gözünü boyamaya çalışmaktadır. Hepimiz biliyoruz ki hayat pahalılığı ile ilgili ortaya konan oranlar alım gücünü gerçek anlamda yükseltmeyecektir.
Son üç yılda maaş ve ücretler döviz karşısında ortalama % 60 değer kaybetmiş, alım gücü döviz karşısında % 50 gerilemiştir. Döviz borçlularının ödeme yükümlülükleri dolar bazında son bir yılda % 70 yükselmiştir.
Türkiye Cumhuriyeti politik faizi oranını % 24 olarak belirleyerek dünyanın en yüksek ikinci politik faiz oranına sahip olmuş ve bankaların faiz oranlarını yükseltmesine neden olmuştur. Türkiye’nin faiz artırımına gitmesinden dolayı kuzey Kıbrıs’taki mevduatların kaçışını engellemeye yönelik faizlerin artırılması borcu olanları çok zor bir duruma sokmuştur. Dövizdeki dalgalanmalardan dolayı başta Başbakan Sn. Tufan Erhürman olmak üzere tüm hükümet yetkilileri “borçlanmayı Türk Lirası cinsinden yapın” diye açıklamalar yaparak insanlarımızı yanlış yönlendirmiş ve yaşanan sorunun büyümesine neden olmuşlardır.
Bu çerçevede sorunun çözümünün dörtlü koalisyonun ve Merkez Bankası’nın elinde olduğunu ortaya koyarken, Türk Lirası kullanmanın yarattığı “faiz vergisine” el atılmasını tekrardan talep ederiz. Bunun için;
Saygılarımızla.
Şener Elcil
KTÖS Genel Sekreteri